Pankreas kanseri

Pankreas kanseri, pankreasta meydana gelen bir kanserdir. Pankreas kanserinin %90'ından fazlası, vücutta üretilen pankreas suyunun geçişi olan pankreas kanalındaki hücrelerden oluşur.

Reklamlar

Pankreas kanseri, pankreasta meydana gelen bir kanser türüdür. Pankreas kanserinin %90’ından fazlası, pankreas kanalındaki hücrelerden oluşan vücutta üretilen pankreas suyunun geçişiyle ilişkilidir.

Pankreas, midenin arkasında ve derinliklerinde yer alır. Bu nedenle pankreas kanseri, erken evrelerde bile subjektif semptomlarla pek fark edilmez. Ancak hızlı bir şekilde büyür ve çevre doku ve organları etkileyerek karın ve sırt ağrısı, iştahsızlık gibi sorunlara neden olabilir. Semptomlar belirginleştiğinde, genellikle ileri evrede olduğu anlaşılır. Bu nedenle pankreas kanserinin sadece %2’si ameliyatla çıkarılabilir ve ameliyat sonrası nüks riski yüksektir. Prognozu da kötüdür, örneğin ameliyat sonrası 5 yıllık sağkalım oranı sadece %2-4’tür; bu, pankreas kanserinin özelliklerinden biridir.

Pankreas kanseri

Pankreas kanseri riskini artıran faktörler arasında sigara içme alışkanlıkları, obezite, kalıtım, kronik pankreatit ve diyabet gibi yaşam tarzı bozuklukları bulunmaktadır. Ayrıca 60 yaş üstü erkeklerde daha sık görülür ve son yıllarda görülme sıklığı artmıştır.

Pankreas kanserinin kesin patogenezi henüz tam olarak anlaşılmamıştır. Ancak son çalışmalar, genetik mutasyonların pankreas kanserinin gelişiminde önemli bir rol oynadığını göstermiştir. Ailede pankreas kanseri öyküsü olan kişilerde, ailesel pankreas kanseri geliştirme riski daha yüksektir ve kalıtımın önemli bir faktör olduğu düşünülmektedir. Sigara içme alışkanlığı, obezite gibi olumsuz yaşam tarzı alışkanlıkları ve pankreasta kronik pankreatit, pankreas kanseri ve diyabet gibi kronik hastalıklar da pankreas kanseri riskini artırabilir.

Pankreas kanseri, midenin arkasında bulunur ve çevreleyen organlar ve kan damarları tarafından çevrilir. Bu nedenle, erken evrelerde bile pankreas kanserinin semptomları genellikle belirsizdir. Ancak erken aşamalarda bile mide ve sırtta rahatsızlık, iştah azalması ve kilo kaybı gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Hastaların çoğu genellikle yaşlı olduğundan ve semptomları diğer sorunlarla karıştırabileceğinden pankreas kanseri sıkça kaçırılmaktadır.

Pankreas kanseri ilerledikçe, çevre organları ve kan damarlarını tahrip ederek karın ve sırt ağrısı gibi belirtilere neden olur. Pankreas suyu, pankreas kanalına tıkanabilir ve pankreatite yol açarak yüksek ateş ve güçlü epigastrik ağrıya sebep olabilir. Ayrıca pankreas kanalı, safra kanalı ile birleştiği için tıkanabilir ve sarılık (göz ve ciltte sararma) gibi semptomlar gözlemlenebilir. Sarılık erken teşhisi zorlaştırabilir, ancak pankreas başı kanseri durumunda semptomlar nispeten erken aşamada ortaya çıkabilir. Pankreasın insülin salgısını azaltması sonucu diyabet gelişebilir veya mevcut diyabetin şiddetlenmesi de pankreas kanseri ile ilişkilendirilebilir.

Pankreas kanserinin teşhisi, semptomlar nedeniyle şüphelenildiğinde çeşitli testlerle yapılır. Kan testleri, amilaz seviyeleri gibi pankreası değerlendirmek için kullanılır. Pankreas kanseri geliştiğinde, CEA ve CA19-9 gibi kanser belirteçleri yükselir. Bu belirteçlerin değerlendirilmesi yaygın bir teşhis yöntemidir. Son yıllarda sıvı biyopsi olarak adlandırılan ve idrar, tükürük, kan gibi vücut sıvılarından kanseri tespit etmeyi sağlayan yeni teknikler de geliştirilmiştir ve gelecekte daha da ilerleme beklenmektedir.

Pankreasın durumunu ayrıntılı olarak incelemek için görüntüleme testleri kullanılır. Ultrasonografi, pankreas kanalının genişlemiş olup olmadığını doğrulamaya yardımcı olabilir. Ancak, pankreasın midenin derinliklerinde yer alması nedeniyle ultrasonla tam bir görüntüleme genellikle mümkün değildir. Bu nedenle, BT ve MRI gibi görüntüleme yöntemleri daha yaygın olarak kullanılır. Ayrıca, küçük kanserleri tespit etmek için ultrason endoskopisi de yapılabilir. Ultrasonik cihazlı endoskop, mide veya on iki parmak bağırsağından ultrason uygulayarak pankreasın durumunu ve yayılmasını görmeye yardımcı olur.

Pankreas kanalının durumunu incelemek için endoskopi yöntemleri de kullanılır. Bir endoskop yerleştirilir ve pankreas kanalına bir kontrast madde enjekte edilir. Böylece pankreas kanalının akışı ve kalınlığı, tıkanıklık olup olmadığı gözlemlenebilir. Kesin tanı için, kanser dokusunun bir kısmının endoskop kullanılarak pankreas kanalından çıkarılması ve mikroskop altında incelenmesi gerekebilir.

Pankreas kanseri tedavisi, kanserin aşama ve yayılma durumuna bağlı olarak değişir ve genellikle aşağıdaki yöntemler uygulanır:

  1. Ameliyat: Kanser lezyonları pankreas içinde kalıyorsa ve çevre organlara yayılmamışsa, cerrahi ile çıkarılabilir. Pankreasın bir kısmı veya on iki parmak bağırsağına bitişik bölümler çıkarılabilir. Ancak ameliyatın etkili olabilmesi için kanserin erken evrede tespit edilmiş olması gerekir.
  2. Kemoradyoterapi: Antikanser ilaç tedavisi ile radyoterapi kombinasyonu kullanılarak kanserin azaltılması amaçlanır. Bu tedavi, kanser ameliyatla çıkarılamayacak durumda ise veya metastaz mevcutsa uygulanır.
  3. Antikanser tedavisi: Ameliyat sonrası nüksü önlemek veya metastatik pankreas kanseri durumunda tüm vücut için etkili olan antikanser ilaç tedavisi uygulanır.
  4. Semptomatik tedavi: Pankreas kanseri ilerlediğinde çeşitli semptomlar ortaya çıkar. Bu semptomlara yönelik tedaviler de yapılır. Örneğin, tıkanmış safra kanalı için baypas ameliyatı veya safra atılımını destekleyen drenaj tedavisi yapılabilir. Ayrıca ağrı kontrolü için palyatif bakım yöntemleri kullanılır.

Pankreas kanseri riskini azaltmak için sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıklarını benimsemek önemlidir. Sigara içmekten kaçınmak, düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı beslenmek ve obeziteyi önlemek pankreas kanseri gelişme riskini azaltmaya yardımcı olabilir.

Sonuç olarak, pankreas kanseri öncelikle erken evrelerde fark edilmesi zor bir kanser türüdür. Risk faktörlerine dikkat ederek düzenli sağlık kontrollerini yapmak ve olası semptomlara karşı duyarlı olmak, erken teşhis ve tedavi şansını artırabilir. Sağlık uzmanlarıyla düzenli iletişim kurmak ve tedavi planlarını onların yönlendirmesiyle oluşturmak da önemlidir.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir